Kayıtlar

'Kusur arıyorsan tüm aynalar senin'

Resim
Kral: Gitme. Seni bakan yaparım.  Küçük Prens: Ne bakanı?  Kral: Adalet Bakanı!  Küçük Prens: Ama burada yargılanacak kimse yok ki!  Kral: O zaman sen de kendini yargılarsın.  En gücü de budur zaten. Kendini yargılamak, başkalarını yargılamaktan çok daha güçtür. Kendini yargılamayı başarabilirsen gerçek bilgesin demektir.                                                              Antoine de SAINT-EXUPERY~Küçük Prens İnsanın doğasında, aldığını az verdiğini çok bulmak vardır, bu nedenle insan objektif bir şekilde kendini yargılayamaz, kendini hep haklı bulacak bir neden bulur. İnsan doğasını çok iyi bilen Don Miguel Ruiz ‘Başkalarının yaptıklarını, düşündüklerini, ima ettiklerini ya da söylediklerini kişisel algılamayın. Herkes kendi inanç sistemi içinde düşünür ve kendince yargılara var...

Bardağın yarısı senin yüzünden boş!

Resim
Başarısız olduysam senin yüzünden!Yapamadıysam, bir şeyler hep ters gittiyse senin yüzünden! Sen olmasaydın, sen karışmasaydın,o olsaydı, bu olmasaydı,ben şimdi neler yapmıştım.Hayatımdaki tüm başarılar benim, hatalar ise senin yüzünden..... Oh be rahatladım diye düşündü adam. Böyle söylediği zaman çok rahatlıyordu.Aksi olamazdı zaten, başarılı olması için her şey mevcuttu.İşler sadece başka biri yüzünden ters gidiyor olabilirdi.Suçlu belliydi. Bu rahatsızlığı hissettiği her an suçlamaya devam etti. Uyandı, öfkelendi, suçladı,rahatladı, uyudu. Uyandı, tekrar öfkelendi, tekrar suçladı, tekrar rahatladı, tekrar uyudu..... Hikaye böyle devam etti. Bu hikaye size de tanıdık geliyor mu?  Aranızda hayatını bu konfor alanında geçiren var ise bu sorular sizin için; Yüzleşmekten korktuğun ne? Acaba böyle yaparak hangi zayıf yönünle yüzleşmekten kaçıyorsun?  Hangi korkularını bastırıyorsun? Suçladığın kişi, sen de olmayan neye sahip? Kendine neyi katmalısın? Suçladığın sürece aynı hayal...

Sayın Korku, sizi nasıl yenebilirim?

Resim
Bir zamanlar savaşçı olmak isteyen genç bir kadın vardı.Bunun için eğitim almaya karar verdi.Yıllar süren zor bir eğitim sürecini bitirmek üzereyken, öğretmeni ''yarın korku ile savaşacaksın'' dedi. İçi ürperdi genç kadının, bunu çok korkutucu buldu. Ama öğretmeni mezun olabilmesi için bunu yapması gerektiğini söyledi. Savaş günü gelip çattı.Kadın savaşçı bir tarafta durdu, korku diğer tarafta. Kadın kendini çok ufak görüyordu.Korku ise büyük ve öfkeli.Her ikisininde kendi silahları vardı.Genç kadın harekete geçti ve korkuya doğru gidip ''Sayın Korku, sizi nasıl yenebilirim?'' dedi. Korku önce şaşırdı, soru için teşekkür etti ve şöyle yanıtladı ''Benim silahlarım hızlı konuşmam ve yüzüne çok yaklaşmamdır. Bunu yaptığımda cesaretin kırılır ve ne söylesem yaparsın. Eğer söylediğimi yapmazsan hiç gücüm kalmaz.Beni dinleyebilir hatta benim tarafımdan ikna bile olabilirsin.Fakat eğer söylediğimi yapmazsan hiç gücüm kalmaz!'' Genç kadın savaşçı...

Uzak Ada Yolcusu

Resim
90 yaşındaydı yaşlı adam.Bugüne kadar neler görmüştü, ne ülkeler, ne insanlar, ne ihtilaller...Ailede ilk televizyon onun evine girmişti, ilk araba, ilk yazlık ev...Ailenin ilk ve tek apartman sahibi, koca yürekli, zengin ve bir o kadar da cömert bir adamdı.  Banka müdürleri kapının önünde karşılardı kendisini, yoldan geçen her iki kişiden biri onu tanır, selam verirdi. Çok yardım etmişliği vardı fakir fukaraya, nerede yanlış yapmıştı da iflas etmişti Cevdet Usta. Dile kolaydı, çocuk yaşta başlamıştı tamirciliğe, tırnaklarıyla kazanmıştı sahip olduğu her şeyi. Zenginden almış fakire vermişti, peki nerede hata yapmıştı? Bunu düşüne düşüne unuttu kendini, arada torunlarının ismini unuttuğu olurdu da herkes yaşlılığa vururdu. Alzheimer olmuştu Cevdet Usta.Şimdi artık o en şaşalı, mutlu yıllarında yaşıyordu. 'Amerikan Başkanı Kennedy Ay'a ayak bastıklarını açıklamış. Koskoca Amerika sonunda yaptı yapacağını, Ay'a da çıktı adamlar' diyordu kendi kendine. İşte böyle, b ...